9 Ocak 2007 Salı

...ve sen çığlık çığlığa bir merhabayı özlersin...
bir dalga sesi duyarsın...
sonra çiçekler tomurcuğa durur,
topraktan yeni fidanlar çıkar.
En kötüsü de budur!
Çünkü bahar yalancıdır, ses sahte, içtenlikten uzak...
Kış sert geçer,
bütün yaprakları alır dallarından.
sorun sesin tonunda değil, senin sesten beklendiklerindedir.
sesin gölün verdiği huzuru vermediği açıktır.
Ama okyanusu andırır, karanlık ve dalgalıdır.
Korkutur
fakat merak uyandırır.
sırrını çözmek, derinlerini bilmeki karanlığını aydınlatmak istersin ama nafiledir
Her şeyi bir o bilir ve başkası bilsin istemez!
Sana düşen onu derinliklerinde bırakıp gitmek, kendi bildiklerinle yetinmektir.
Ama dalgalar sahili rahat bırakmazlar, gelip gelip çarparlar, sahilin onu özlediğinden emin olmak isterler ki;
sahilin taşları onun dalgalarıyla unufak olup,
sapsarı bir kumsala dönüşmüşlerdir...

Okyanuz dalgalarıyla savaş içindedir, durmaksızın çarpışır,
bu dalgalar kıyıya sessizliği barışı özletir.
Ama artık barış gereğinden fazla dingindir...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder